Denizli konuştu, Özel gözyaşlarını tutamadı!

 Şehzadeler Belediyesi önünde resmi anma töreni gerçekleştirilirken, törene; CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in yanı sıra; CHP Genel Başkan Yardımcıları, Büyükşehir belediye başkanları, il başkanları, ilçe belediye başkanları, ilçe başkanları ve çok sayıda seveni katılım sağladı. Öte yandan Dilek İmamoğlu, Nurcan Zeyrek ve sanatçı Demet Evgar da törene katıldı. 

ÖZEL: “BU HİKAYE BÖYLE BİTTİ”

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Uzaktan yakından gelen bütün dostlarımıza teşekkür ediyoru. Hepimiz için yine çok zor bir gün. Her şeyi göze alabiliyorsunuz da bu kadarını göze alamıyorsunuz. Daha 6 ay önce Ferdi’yi uğurladık. 2009’da da hep koşturuyordu. 2014’te büyükşehir adayıydım. Sabahtan öğleye kadar koşardı. Sonra benimle koşardı. Bu binayı birlikte gezmiştik 2014’te. Gençlik Kolları başkanı olarak herkese o beni tanıtmıştı. Hepimizden önde koşa koşa bir sürü görev yapardı. Gülşahın gençlik kollarıyla irtibatı çok güçlüydü. Ağzında bir laf vardı. Seçimi kaybediyoruz. Değerlendirme toplantısı yaparken konuşurduk. Hep söylediği bir söz vardı. ‘Bir seçimi kazanmak için bir hikaye lazımdı. Bizim bu seçimde bir hikayemiz yoktu. O yüzden kazanamadık’ derdi. Bana ‘Ferdi abiyle kazanırız’ dedi. ‘Hikayemiz var mı’ dedim. ‘Bu sefer var. Genel başkanımızın memleketini kazanacağız’ dedi. ‘Şehzadeleri bir kadınla kazanırız‘dedim. Babasına da demiş ki. ‘Çok acıklı bir hikaye yazdık’ Hikaye yaza yaza buraya geldik. Bu hikaye böyle bitti. Hepimizin başı sağ olsun. Bu insanlar iki oy verdi. Bir Ferdi’ye bir Gülşah’a. Hepiniz hakkınızı helal edin” diye konuştu. 

GÖKÇEN: “SANA İFTİRA ATANLARI AFFETMEYEREK GİTTİN”

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen gözyaşlarına hakim olamayarak, “İnsanın hayatında bu kadar önemki bir parçasını kaybetmesi nasıl anlatılır bilmiyorum. 12 gün yoğun bakımdaydın. Burada bekledik. Ben senin ne kadar iyi bir arkadaş olduğunu öğrenecek kadar şanslı olan çok az insandan beriydim. Maske altından tüm öpücüklere karşı öpücük verdin. Ne zaman yardıma muhtaç olsam her zaman oradaydın. Adildin, sevdiklerine kıyamazdın ama kötü insanları da sevmezdin zaten. Sen birini sevmiyorsan er ya da geç neden sevmediğini anlardık. Sadece kötü değil iyi günlerde de arkadaştın. Senin arkadaşın olabildiğim için kendimi çok şanslı hissediyorum. Hastalığını öğrendiğimiz gün saatlerce telefonda konuştuğumuzu hiç unutmayacağım. Bu hastalığı öğrendiğin günler hangi ahlaksızlarla uğraştığını da unutmayacağım. Gülşahımız sen fedakardın. Şovu ve gösterişi hiç sevmezdin. Sana iftira atanları affetmeyerek gittin. Geride bıraktığın insanlar tanımadan tanımış gibi sevenler… eminim görmek isterdin. İyilerin kötülerle mücadelesi bitmeyecek. Cumhuriyet için, kadınlar ve demokrasi için senin için çalışacağız Gülşah Durbay. Hakkım varsa sana helal olsun. Bana hep bacım derdin. Seni çok seviyorum bacım” ifadelerini kullandı. 

 DENİZLİ: İYİ Kİ GEÇTİN BU MEMLEKETTEN

Çeşme Belediye Başkanı Lal Denizli, “Ben size Gülşah başkanımızı değil benim gülümü anlatacağım. Yıllar geçtikte hem mücadelemizde yükseldi hem de eğitimini tamamladı. Hastalıktan kaynaklanan halsizliğine inat okulunu tamamladı. Manisamızın ilk kadın belediye başkanı olma macerasında bile yol arkadaşlarını düşünürdü. Sanırım kardeşliğimizi en iyi tarif edecek şey hangi durumda olursak olalım bizim önceliğimiz hep diğeri oldu. Sen benim bu hayatta tanıdığım en güçlü kadınlardan birisin. Hastanede kaç kemoterapi geçirdik bilmiyorum. Ama hepsinin bitirince belediyenin programlarına gittiğini Manisa halkının arasına karıştığını ben bilirim. Kemoterapinin yan etkileri nedeniyle sahneye çıkmadan önce hemen kustuğunu ben bilirim. İçim ağlarken gülmeyi canım yanarken mücadele etmeyi sen öğrettin. Sen savaşçı olarak doğdun mücadeleci olarak yaşadın. Bana son kez kalmaya geldiğini sen de ben de biliyordum. O gün konuştuklarımız daima emanetin olacak. Ailen ailem olacak. Bütün kırmızı yelekliler burada bir aradayız. Sen yoğun bakım yatağında hakkını bana helal ettin bizim de hakkımız sana helal olsun. Sayın genel başkanımız onun sağlık durumunu hep takip etti. Bir an bile yalnız bırakmadı. Son günlerinde bile bu yoldaşlığı gözleri ışıl ışık anlattı. O ailesinin nazlı güzeli, babasının canı ve tüm ailesinin canı oldu. “Çok acıklı bir hikaye yazdık değil mi?” dedin. Hayır. Sen çok güzel başarılara imza attın. İyi ki geçtin bu memleketten. Seni çok seviyorum. Seni çok özleyeceğiz” dedi.