
Kim derse desin,
Türk Futbolu'nda düşünsel ve yapısal değişiklikler onunla başladıydı.
14 yıl lig şampiyonu olamamış Galatasaray Derwall'le kupayı kaldırmıştı.
Sarı-Kırmızılıarin UEFA Şampiyonluğu'na giden yolunu açan "futbol misyoneri" diye tanımlarım Jupp Derwall'i...
Türkiye'de ilk çim antrenman sahasını yaptırandır. O saha adıyla anılır.
Mustafa Denizli ve Fatih Terim de ondan çok şey öğrenmiştir.
****
Derwall kısır futbolumuza "çağ atlatan" önemli imzaydı.
Ahmet Hamdi Denedi 'nin "Dergi F" deki Derwall tespiti tam yerindedir;
"Kimi insanlar gittikleri yerlerde o zamana dek sürmüş olan, asla değiştirilmeyecek gibi görünen olağan akışı, bakış açılarını ve alışkanlıkları, tavırları değiştirirler, onların geldikleri yerde sular ağır ağır bir başka güne akmaya başlar sanki...
Derwall futbol hayatı süresince edindiği tecrübeleri çok farklı bir şekilde antrenörlük hayatındaki yeni değerlerin içine katmayı başarmış, futboldaki yapısal sorunların çözüm yollarını spor kamuoyuna sunmuş biridir..."
Bir sistem ve disiplin adamıydı Derwall ...
****
Bizi çok ama çok sevdi, biz de onu çok sevdik.
"Kaiser" Franz Beckenbauer’ın da dediği gibi; onu, Almanlardan fazla biz sevdik ve anladık.
Sevgisini de ülkesine döndüğünde yazdığı
"Türkiye Anıları"nda katmerleştirmişti.
Derwall, Türkiye'de bulunduğu sürede Türkçeyi öğrenmeye çalıştı. Basın toplantılarında ve antrenmanlarda basit Türkçe kelimeler kullanrdı.
18 yıl önceki cenaze törenine katılanlar arasında Türkler çoğunluktaydı.
****
Çok zarif bir kişilikti.
İzmir'e geldikleri bir maç öncesi Büyük Efes Oteli(Bugünkü Swiss Otel) kapısında takım otobüsünü bekletme pahasına "röportaj isteğimi" kırmamıştı.
Çalıştığım Günaydın Gazetesi de o röportajı manşetten görmüştü.
40 yıl önceki bu fotoğraf o günden!..
Sizi hiç bir zaman unutmayacağız
Herr Derwall...