Ana Sayfa Yerel Bölge Ulusal Dunya Politika Ekonomi Turizm Kültür-Sanat-Magazin Sağlık Spor








Türk Futboluna Bomba düştü!
Türk Futboluna Bomba düştü!
Cumhuriyet’in çınarları geleneksel baloda
Cumhuriyet’in çınarları geleneksel baloda
Ünlülere uyuşturucu operasyonu!
Ünlülere uyuşturucu operasyonu!
İsraiş'de Gazetecilere ağır zulüm!
İsraiş'de Gazetecilere ağır zulüm!
ahir Şahin hayatını kaybetti
ahir Şahin hayatını kaybetti

Sedat Kaya

TRUVA'NIN KÜLLERİNDEN DOĞAN CUMHURİYET...
29 Ekim 2025 Çarşamba

 

Tarih bazen bir tesadüf değildir.

Bazen bir gün, bir rakam, bir kelime binlerce yıllık bir hafızayı içinde taşır.

Cumhuriyet’in 29 Ekim’de ilan edilmesi de işte o günlerden biridir.

Bir tesadüf değil, bir hesaplaşmadır. 

 

M.Ö. 1200’lerde Agamemnon’un donanması Truva sahiline demirlediğinde, Ege’nin iki yakası arasında sadece bir savaş değil, bir hafıza yarığı da açılmıştı.

Truva yakıldı. Anadolu susturuldu.

O günden sonra bu topraklarda her istilanın gölgesinde aynı efsane yankılandı.

“Batı gelir, Anadolu direnir.” 

 

Aradan 3200 yıl geçti.

1915’te, o Agamemnon’un adı yeniden duyuldu.

Bu kez bir Yunan mitinin değil, İngiliz donanmasının öncüsüydü HMS Agamemnon.

Ve o gemi, Çanakkale Boğazı’na girdiğinde, sanki Homeros’un hayaletleri tarihin öte ucundan fısıldıyordu.

“Bu kez İstanbul muTruva olacak?” 

 

Ama kader bu defa yer değiştirdi.

Bu kez direnen Anadolu’ydu.

Ve 1915’te Çanakkale’de toprağa düşen her asker, 3200 yıl önceki Truva’nın intikamını aldı. 

 

Ama 30 Ekim 1918’de HMS Agamemnon yine sahneye çıktı.

Bu kez Çanakkale’nin sularında değil, Mondros Limanı’ndaydı.

Osmanlı temsilcileri, o geminin güvertesinde Mondros Mütarekesi’ni imzaladılar.

Bir mühür vuruldu tarihe.

Bir imparatorluğun teslimiyeti, bir milletin susturuluşu. 

 

Ve Mustafa Kemal, o günü hiç unutmadı.

“Teslimiyetin günü 30 Ekim’di” diyecekti sonra.

Bu nedenle Cumhuriyet’i bir gün önce ilan etti.

Mondros’un gölgesine değil, onun bir gün öncesine yazdı yeni devletin adını.

Asırlık hesap görülmüştü. 

 

Ancak cumhuriyet bir yönetim biçimi değil, bir irade biçimidir.

Bir milletin kendi kaderini kendi elleriyle yeniden yazmasıdır.

Yazabildik mi?

Maalesef.

Bugün Türkiye yine Batı’nın ekonomik, siyasal ve kültürel etkisi altında kıvranıyor.

Kimi zaman kredi notlarının gölgesinde, kimi zaman da Batı’nın biçtiği “medeniyet ölçülerinde” arıyoruz kendimizi.

Bankalarımız, madenlerimiz, derelerimiz, ormanlarımız,  limanlarımız, borsamız ve birçok değerimiz batının emrinde.

Sömürülüyoruz. 

 

Oysa Cumhuriyet’in ruhu, bağımsız aklın ve hür vicdanın bayrağıdır.

3200 yıllık o hesaplaşma hâlâ sürüyor.

O yüzden 29 Ekim sadece geçmişin hesaplaşması değil, bugünün uyarısıdır.

"Yeniden teslim olmayın."

Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
YAZARLAR
Sedat Kaya
Sedat Kaya
TRUVA'NIN KÜLLERİNDEN DOĞAN CUMHURİYET...
Atilla Köprülüoğlu
Atilla Köprülüoğlu
SİNEMAMIZIN "FOSFORLU CEVRİYE'Sİ" NERİMAN KÖKSAL
Ömer Önal
Ömer Önal
GERMİYAN FESTİVALİ!
Nüvit Tokdemir
Nüvit Tokdemir
Ölüm hep bana mı düşer usta!
İbrahim Aktaş
İbrahim Aktaş
DOKUNMA, YANARSIN!
İbrahim Aktaş
İbrahim Aktaş
K O R K U Y O R L A R
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
Ana Sayfa Yerel Bölge Ulusal Dunya Politika Ekonomi Turizm Kültür-Sanat-Magazin Sağlık Spor
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri