
"Tiyatroyu sevmek lazım. Ben tiyatronun tozunu seviyorum, kokusunu seviyorum, sahneye çıkıp şöyle bir baktığım zaman bütün dünyayı kucaklıyormuşum gibi geliyor..."
****
Yıldız Kenter...
Türk tiyatrosunun "Kutup Yıldızı" divası..
17 Kasım 2019’da 91 yaşında vefat etti Yıldız Kenter.
En son 2013’te İzmir Adnan Saygun Kültür Merkezi’de sergilenen "Miras Kültürel Müzik Ses Nefes Ruh Beden" gösterisinde Neyzen Kerem Tufan’a eşlik etmişti anımsadığım...
****
Neyzen Tufan daha sonra verdiği bir röportajda şunları ifade etmişti;
"Yıldız Kenter'den mütevazı olmayı, tevazunun kıymetli bir sanatçıya ne kadar yakıştığını öğrendim. Kendisine kahve ikram eden kişinin gözlerine bakarak takdir eden, farkları görebilen sadece bakmayan, renkleri çiçekleri fark eden, nezaketi ve zerafeti ile gösterdi bana.
Öyle olmaya çok özendim. Ama tabii ki mümkün değil. Gerçekten o benim için muhteşem bir rol model.”
****
Bir Cumhuriyet kadınıydı Yıldız Kenter...
Fethullah Gülen’in ödülünü reddeden 11 sanatçıdan biriydi; Tarık Akan, Edip Akbayram, Semiha Berksoy, Erol Günaydın, Müşfik Kenter, Göksel Kortay, Mücap Ofluoğlu,
Kemal Sunal, Ferhan Şensoy ve Macide Tanır ile...
****
Tiyatromuzun efsanesi Muhsin Ertuğrul ona nasıl hitap ederdi, bilir misiniz?;
"Yıldız, iki gözüm, kızım''...
Ertuğrul tarafından Ankara Devlet Tiyatroları'na öğretmen olarak atanmıştır.
O tiyatro deviydi...
Hocaların hocasıydı..
Tiyatromuzda mihenk taşıydı.
Adeta oynamaz, yaşardı...
Adeta kadifeye benzer sesiyle kalplerimize o kadar güzel dokunurdu ki...
Sevginin kırılganlığını öyle muhteşem yansıtırdı ki izleyicisine...
Büyüleyiciydi Kenter...
Harika da şiir okurdu...
Fanatikleri Yıldız Hocaya "Şiir Perisi" derlerdi.
Yıldız Kenter'in 91 yıllık ömrü; "kültüre sanata, çağdaşlığa" dairdi...
****
Bu ifadeler Yıldız Kenter'i ve "en büyük aşkı" tiyatroyu anlatır;
"Tiyatro benden ne aldı? Yıllarımı.
Helal olsun.
Tiyatro bana ne verdi? İnsanlar, insanlar, insanlar.
Sevinçler, acılar, umutlar, kavgalar, ama ille de barışlar, barışlar...
Yaşam coşkusu verdi bana.
Başka ne isteyebilirim? '
Doğum günü sararan bir Eylül'dü Yıldız Kenter'in.
"Ayrılık Defteri''nin bize verildiği tarih de o sarı yaprakların döküldüğü tarihti; 17 Kasım...
****
Bilge der ya;
"Dünya, bir penceredir. Sırası gelen bakıp geçer''...
İşte Yıldız Kenter de "hoş sadalar bırakarak" o pencereye baktı ve geçti.
Tiyatroya, sinemaya sanata ve kültürümüze bıraktığı izlere saygı ile...