Seçim işleri bitti!

Necip halkımızın yüzde 52'lik çoğunluğu yaşadığı düzenin ve yöneticilerinin değişmemesi yönünde karar kıldı!

Kulaklarımızda uzunca bir süre hissettiğimiz "kötücül" dil şimdilik sustu!

"Terör" ve "kandil" tehditleri aniden kesildi!

"Vatansız, ezansız, bayraksız" söylemi bitti!

Montajlar, dile alınmayacak yalan-dolan bir anda unutuldu!

Halaylar çekildi, çekiliyor; sloganlar atılıp "bağlılıklarını" daha bir gür haykıranlar açığa çıktı; "kes sesini biz kazandık" diyenler türedi!

"Oysa bir seçim havasıydı yaşanan" diyeceksiniz, diyemiyorsunuz! 

Çünkü çok zor ve gerilimli bir süreçten geçerek seçimi bitirdi Türkiye...

Ya sonra?

X

Şimdi yeniden başlıyoruz...

Gerçekler gün gibi, tüm zorluğuyla karşımızda duruyor...

Hayat pahalılığı...

Gelir dağılımındaki eşitsizlik; yoksulluk...

Sosyal yardımlarla yaşamını sürdüren bir çoğunluk...

Sağlıktan eğitime birikmiş ve çözülemeyen sorunlar...

Hak-hukuk-adalet...

Sorunlarına çözüm bekleyen emekçiler...

Öğrencilerin "okul bitince ne olacağım" kaygısı...

Ve çadırda-konteynırlarda yaşam için direnen yığınlar!

İşte sıkışmış ekonomisiyle Türkiye gerçeği!

21 yıl sonunda gelinen noktada "dış güçler, teröristler ve onların işbirlikçileri, kandil" diye diye seçimden "güvenoyu" alarak çıktığını söyleyen iktidar...

Şimdi sanki bu ortamı kendileri yaratmamış gibi, "ben çözerim" savında!

Görelim bakalım bu düğüm nasıl çözülecek?

O beklenen "refah" içinde bir Türkiye nasıl oluşacak?

X

Diğer yanda da seçimi "kesin kazandık" gözüyle gördükleri için, sanki bugüne dek sandıkta "hüsran" yaşamamış da, ilk kez oluyormuş gibi "şok" yaşayan muhalefet cephesi var...

Herkes bunalıma girmiş; travma yaşıyor!

Sosyal demokratlar, sosyalistler, "ben komünistim" diyenler; hepsi savrulmuş durumda!

Nedir bu yılgınlık?

Neden bu savrulmuşluk?

Hani o özeleştiri, "nereye savruluyoruz?", "oturalım konuşalım, tartışalım" arayışları ne oldu?

X

Oysa toparlanmayı bunca yılın birikimiyle daha çabuk gerçekleştirmesi beklenen "sol cephedir" bu ülkede... 

Ve yaşadığımız süreçte bir yılgınlık yaşayan toplumun büyük yığınlarında toparlanmayı sağlayacak, umudu yarınlara taşıyacak o cephedir!

Toparlanın...

Kalkın ayağa; yılgınlığı, savrulmuşluğu yeniden birlikteliğe, omuz omuza mücadeleye taşıyacak umudu yeşertin!

"Nerede kalmıştık?" diyerek...

Özeleştiri yapmak...

Eleştirel aklı kullanmak...

Bilinçle, umutla, yürekle toplumsal gücü diri tutmak sizin elinizde...

Yüzde 50'lik bir toplumsal yapıyı dirençle yarınlara hazırlayacak, taşıyacak olan da...

Sorunlara çözüm üretme gücü de var...

Bırakın birbirinizin üzerinde tepinmeyi de...

Yola çıkın!

Kırın zincirlerinizi!

Umudu yaşatın!