Ana Sayfa Yerel Bölge Ulusal Dunya Politika Ekonomi Turizm Kültür-Sanat-Magazin Sağlık Spor








Atatürk Sergisi İstanbul'da.
Atatürk Sergisi İstanbul'da.
Papa Francis hayatını kaybetti
Papa Francis hayatını kaybetti
Türk şirkete ait gemide 560 milyon dolarlık kokain
Türk şirkete ait gemide 560 milyon dolarlık kokain
Sırrı Süreyya Önder kalp krizi geçirdi
Sırrı Süreyya Önder kalp krizi geçirdi
Sözcü TV'ye 10 gün ekran karartma cezası
Sözcü TV'ye 10 gün ekran karartma cezası

Atilla Köprülüoğlu

SUSMAYAN GAZETECI ZEKERİYA SERTEL
11 Mart 2021 Perşembe

O, çileli meslek yaşamı boyunca "daima ideolojilerin  üstünde kalmayı" yeğlemiş bir gazeteciydi. 

Kızı Yıldız Sertel, babası Zekeriya Sertel'i şu cümlesiyle tarif eder;

"Özgürlük ve demokrasiye tapmış, gerçekleri olduğu gibi vermeyi bir görev saymış, susmayan gazeteciydi."

O sağ sol düşünmeden, kamuoyuna gerçekleri bildirmeyi gazetecilik onurunun bir gereği olarak görmüştür.

Bundan da şaştığı asla görülmemiştir.

Kimseye sırtını yaslamamıştır!

Çıkardığı gazete ve dergilerin tam bağımsızlığına büyük bir itina göstermiştir. 

Gözaltılara, hapislere, sürgünlere karşın ülke sevdasından vazgeçmeyen,  düşündüğünü söylemekten korkmayan, yazabilen inançlı dirençli kalem erbabıydı.

 

****

Yıldız Sertel'in "Babam Gazeteci Zekeriya Sertel" kitabından alıntılayalım;

"1911'den beri yazmış olduğu yazılar, onun zamanının önünde bir düşünce mekanizmasına sahip olduğunu gösteriyor.

Meşrutiyet devrimi döneminde, 'Yeni Felsefe' detgisinde kadın haklarını savunuyor, kadınları küçülten, beyinleri uyuşturan köhne gelenekleri yeriyor. Daha Cumhuriyetin ilk yıllarında sansüre karşıydı. O gün için belki bir hayâl olan basın özgürlüğünü ve ve çok partili demokrasiyi istiyordu. 

2.Dünya Savaşı'nın sonunda, uğrunda savaştığı demokratik hak ve özgürlüklerin de günün koşullarının önunde olduğu söylenebilir.

TAN Gazetesi o yüzden yıktırıldığına ve bugün hâlâ bu haklar için mücadele edildiğine göre...

Zekeriya Sertel'in anılarını içeren 

"Hatırladıklarım"ın tanıtım yazısı da şöyle;

"Türkiye basın tarihinin en önemli isimlerinden biri olan Zekeriya Sertel, tüm yaşamını demokrasi ve ifade özgürlüğü uğrunda geçirdi. Selânik’te başlayan gazetecilik hayatında, Türkiye’nin geçirdiği çalkantılı kuruluş yılları süresince pek çok ürün verdi. Resimli Ay dergisinde Nâzım Hikmet’in gür ve 'güneşi zapt etmeye' azimli sesiyle 'putlar yıktı'. Halikarnas Balıkçısı’yla yargılandı. Eşi Sabiha Sertel’le beraber yılmadan, usanmadan ve korkmadan daima yazdı, üretti, gazetecilik düşündü.

2.Dünya Savaşı yıllarında, Türkiye’nin Nazi Almanya’sının yanında hizalanmasına ve Türkiye’de yükselen faşist dalgaya, TAN’daki yazılarıyla karşı koydu. 4 Aralık 1945’te gerçekleşen Tan Matbaası Baskını nedeniyle yurtdışına gitmek zorunda kaldı.

'Hatırladıklarım' bir memleketi, üretken ve mücadeleci bir gazetecinin benzersiz tanıklık ve gözlemleriyle anlatıyor.

Bazen bir insanın hayatı, bir memleketin de hayatını anlatmaz mı?"

 

****

Yaşamının sonuna kadar gazeteci kalmıştır.

Zekeriya Sertel'e göre; gazete bir aynadır.

Gazeteci; 

toplumu, bütün istekleri, bütün dertleri ve kederleri bu aynaya yansıtır.

Bunu namuslu bir gazeteci gibi yaparsa, yönetim başındakileri ürkütür.

Bir çok hükümetler aynada toplumun hastalıklarını ve dertlerini görünce sinirlenir. Aynaya kızarak ona düşman kesilir. 

Toplumdaki bozuklukları düzeltecek yerde, aynayı kırmaya kalkarlar.

İşte o vakit, kıyamet sizin başınıza kopar.

(O günlerden bugünlere değişen bir sey yok değil mi?

 

****

Sertel'in bir yazısındaki şu cümleler onu anlatmaya yeter;

"Gazetecilik zordur, çetindir  ve tehlikelidir. Uğrunda savaştığınız şeylerin zamanla gerçekleştiğini görmek kadar zevkli bir şey olamaz.

Ben bütün gazetecilik hayatımda hep bu dikenli yolda savaştım. Acı duydum fakat bir gün yılmadım.

Ne çektimse bu yüzden çektim."

 

****

Usta yazar Emil Galip Sandalcı'nin yazdığı gibi; 

41 yıl önce -tam da bugün- yitirdiğimiz "Türk basınının bu yürekli ve dövüşken adı" Zekeriya Sertel'in anısı önünde saygıyla eğiliyoruz.

BirGün'de'ki meslektaşımız Uğur Şahin'in şu sözleriyle de yazıyı bağlıyoruz;

"Sertel’in basın tarihine damga vuran mücadelesi, biz gazetecilerin hâlâ sürdürdüğü mücadeledir: Gazetecilik suç değildir!..”

#ZekeriyaSertel

#11Mart1980

Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
YAZARLAR
Sedat Kaya
Sedat Kaya
İKİ ÇÜRÜMÜŞ LİMON
Atilla Köprülüoğlu
Atilla Köprülüoğlu
CUMHURİYETİN EŞSİZ SESİ; MÜNİR NUREDDİN SELÇUK
İbrahim Aktaş
İbrahim Aktaş
DOKUNMA, YANARSIN!
Nüvit Tokdemir
Nüvit Tokdemir
Altay'ın gidişi...
İbrahim Aktaş
İbrahim Aktaş
K O R K U Y O R L A R
Levent Donduran
Levent Donduran
İhtiyar gözyaşları…
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
Ana Sayfa Yerel Bölge Ulusal Dunya Politika Ekonomi Turizm Kültür-Sanat-Magazin Sağlık Spor
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri